Sapyoseksüellik Sapıklık mıdır?
Sapyoseksüelizm, özellikle son dönemde, sıklıkla karşımıza çıkan bir terim. Peki; “sapyoseksüelizm” tam olarak ne anlama gelir? Bu durum bir sapıklık mıdır ? Derin Psikiyatri’den Psikiyatri Uzmanı Dr.Mustafa Güveli konu ile ilgili bilgiler verdi.
İnsanlar modern zamanlarda duygusal ilişkilerini Kerem ile Aslı gibi, Ferhat ile Şirin gibi, Leyla ile Mecnun gibi yaşamıyorlar. Bir bakış, bir beğeniş, çoğu kere ilişkiye cinselliğe taşıyor ve tatmin edilmiş arzulardan sonra ne bir daha karşı tarafı görmek istiyorlar ne de aranmak. Oysa eski zamanlarda aşklar önce dış görünüşle başlasa bile çoğu zaman karşı tarafı düşünce, duygu ve sadakatle kendine bağlayan çiftler vardı. Ancak çağımız bireyleri hızlı tüketiciler haline getirdiği için, ilişkiler de hemen çabucak tüketilir oldu. İnternetten bir selamla başlayan konuşma kısa sürede yatağa kadar uzanıyor ve bitiyor. Tabii bu arada birbirinin zekâsı kültürel ve entelektüel alt yapısının bir değeri kalmıyor. Hal böyleyken kafanızın zekânızın da bir önemi pek olmuyor. Ne giydiğiniz, kaç kilo olduğunuz, beden ölçünüzün ne olduğu, kaslarınızın gelişmiş olması bir de ekonomik durumunuz önem kazanıyor. Dudaklarınızın dolgun olması, kalçanızın sıkı ve kalkık olması, memelerinizin iri ve diri olması ilişkinin cinsellik boyutu için yeterli oluyor. Bu hızla tüketilince yeni kaslı, janti ve cazibeli diğer insanları aramaya başladığınızda bir önceki unutulup gidiyor. Onun için bir gördüğünü bir daha görmek istemiyor insanlar.
Yukarıda anlattıklarım hem erkekler hem de kadınlar için geçerli. Olay cinsellik boyutuna indirgendiğinde birçok kişinin cinsel cazibe ve etkilenme araçları değişiyor. Kabataslak cinsel dürtülerin uyarılmasında etkili aktörleri yazarsak liste uzar gider ancak başlıcalarını gözden geçirelim. Etkili ve çekici güzellik, güzel konuşma, karşı tarafı tatmin edici davranışlar, entelektüel uyum, kültürel uyum gibi faktörleri sayabiliriz. Sayılan bu faktörlerin hangisi daha etkin bunu tartışmayacağım. Ancak hızlı tüketim toplumunda asıl tatminin geçici ve hızla tüketilen dış görünüş ve cazibe ile desteklenen birliktelik yerine zeka pırıltıları ve karşı tarafın entelektüel birikimin cazip geldiği beğeni unsurlarını tartışmak istiyorum bu yazıda.
Sapyosexualite son zamanlarda tartışılmaya ve konuşulmaya başlayan bir kelime. Entellektüaliteden hoşlanan ve buna bağlanan kişi için bir adlandırma. Latince kökenli bir adlandırma. Sapien ve sexulaitenin birleşmesinden oluşmuş. Sapien zeki demek Latincede. Ve sexulaite de hepimizin malumu cinsellik.
Zekâsını, aklını sevmek ondan cinsel olarak etkilenmek olarak tanımlayacağımız bu kelime son zamanlarda “Ben senin zekanı sevdim” olarak tanımlayabileceğimiz bir hal aldı.
Erkekler ve kadınların cinsellik konusunda etkilendiği şeyler tabii ki farklılık göstermektedir. Erkekler cinselliği daha çok mekanik ve biyolojik bir ihtiyaç gibi görürken kadınlar bunu daha çok duygusal bir ihtiyaç gibi görürler. Bu şu demek değil elbette erkek hiç duygu katmaz işe. Biraz oranlamak ve genelleme yapmak gerekirse erkekler cinselliği %70 biyolojik ve mekanik bir şekilde yaşar %30 luk kısmı duygusaldır. Kadınlar oran nerdeyse tam tersidir. Yani biyolojik ihtiyaç % 30 luk dilimde yer alırken %70 kadarı duygusaldır. Bazen bu nedenle erkekler sadece biyolojik bir süreç gibi yaşarken kadınlar duygusal tarafları tatmin olmadan cinselliği sadece biyolojik bir durum gibi yaşayamazlar.
Bu oranlar kesin değerler değildir tabii ki. Ortalama insan davranışı olarak kabul edelim bunları. Bazen denge birbirine doğru değişebilir. Duygu tarafı ile cinselliği yaşayan erkekler olduğu gibi bedensel tarafın ağırlığı ile cinselliği yaşayan kadınlar da vardır. Cinselliğin ilk aşaması cinsel istektir. Bu isteğin oluşması için cinsel obje olarak kimin seçeceği cinsel tercihi ile alakalıdır. Bazı erkekler beden oranları mükemmel kadınlardan çok etkilenirken bazıları bunu önemsemez bile. Bazı kadınlar yakışıklı ve yapılı erkeklerden hoşlanır ama birçoğu için bu ikinci plandadır. Asıl olan ilgili, şefkatli, zeki, sorun çözen, keyf veren erkeklerdir.
Karşı cinste cazibe unsurunu güzellik, yakışıklı olmak yani endamlı olmak dışında kıvrak zeka entelektüel birikim, sosyal statü olarak görenler için cuk oturan bir tanım sapyoseksüellik.
İstek yüksek olursa uyarılma ve ardından gelen orgazm ve boşalma fazı da ciddi kaliteli ve son olarak da bedenen ruhen tatminkar bir ilişki yaşanır. Cinsel uyarılmayı dış görünüşle sağlayan kişiler için hep daha iyisi daha güzeli ve daha yakışıklısı varken gittikçe tatmin olma oranı azalan cinsel deneyimler yaşanır. Bir süre sonra farklı arayışların ve cinsel tatminsizliğin en temel sebeplerinden biridir bu. Oysa kafa ile yaşanan cinsellikte tatmin olma duygusu gittikçe artar ve değişen beden ölçüleri yada güzellik yakışıklılıktan bağımsız olarak tatmin olma oranı da artar.
İşte burada sapyoseksüalite cinsellik kalitesi için aslında tatmin açısından oldukça önemli bir konuma gelmektedir. Sapyoseksüeller eğer uygun partneri bulurlarsa daha kaliteli ve tatminkar bir cinsellik yaşamış olurlar.
Kadınların sapyoseksüel olduklarına dair yaygın bir kanaat var. Tam tersinin bazı erkekler için geçerli olabileceğini düşünsekte erkekler büyük oranda cinsel uyaran olarak kadının dış görünüşü ve az miktarda zeka ve kabiliyetlerine bakarlar. Yani erkekler az sapyoseksül olup daha çok kadının dış görünüşünden etkilenirler.
Kadınlar ise büyük oranda sapyoseksüel olup az miktarda dış görünüşten etkilenirler. Bu arada ekonomik şartları da unutmamak lazım tabi.
Sonuç olarak kısa vadeli düşününce sapyoseksüel olmak çok akıl karı değil ama kanaatim odur ki; sapyoseksüalite insanın daha dingin, kaliteli ve tatminkâr bir cinsel yaşam elde etmesine yardımcı olacak bir durumdur.
Yani merak etmeyin sapyoseksüel olmak sapıklık değil.